Burun eti şişmesi, burnumuzun doğal klima görevi gören yapısında oluşan bir aksaklık gibidir. Burnumuz sadece koku almamıza yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda birçok önemli işlevi de yerine getirir. Soluduğumuz havayı temizler, vücut ısısına getirir, nemlendirir ve temiz havayı akciğerlere gönderir. Ortam sıcaklığına göre soluduğumuz havayı filtre eder ve bunu saniyeler içinde yapar. Bu organımız, vücudumuzun rahat etmesi için vardır.

Burnumuzun iç kısmında konka denilen etler bulunmaktadır. Bu etler, soluduğumuz havayı akciğerlere iletir ve içleri kan damar ağıyla dolu olan yapılardır. Bulunduğumuz yerin sıcaklığına göre bu etler şişer ve küçülür. Sıcak havalarda, burun etlerindeki kan damarları içinden çekilerek küçülür. Soğuk havalarda ise burun etleri kan damarlarıyla dolarak şişer. Bu durum, solunan havanın ısısını vücut sıcaklığına getirmek için gereklidir. Burun etlerinin iç kısımlarını kaplayan mukoza dokusu, salgı hücreleri içerir. Bu salgılar, havada bulunan mikropları ve tozları temizler. Burun içindeki konkalara hava ulaştığında akciğer hava keseleri otomatik olarak açılır ve herhangi bir çaba harcamadan hava akciğerlere ulaşır. Burun delikleri, akciğerlerin çalışmasını düzenler ve sırasıyla 2-3 saat arayla açılıp kapanır. Açık olan burun deliği tarafındaki akciğer daha fazla hava çeker ve çalışır, diğer taraf ise dinlenmeye geçer. Bu mekanizma sayesinde akciğerler gün içinde dönüşümlü olarak çalışır ve dinlenir. Burun etleri, sağ ve sol burun boşluğunda üçer adet olmak üzere toplam altı tanedir. Alt burun etleri en çok çalışan etlerdir ve havanın sıcaklık ve soğukluk durumuna göre şişer ve küçülürler.

Burundaki en alt etler, alerjik bireylerde daha çok şişer. Sigara kullanımı ve hava kirliliği de burun etlerinin şişmesine neden olabilir. Ayrıca iltihap, sinüzit ve burun kemiğindeki eğrilikler de etlerin şişmesine etki eder. Burun eti şişmesi, en çok sigara içen ve alerjik bireylerde görülür. Burun kemiğinde eğrilik veya kırık olan kişilerde de burun eti şişmesi problemi sıkça karşılaşılır. Bu durumda, deliklerden biri sürekli tıkalı olduğundan açık olan burun deliğindeki etler sürekli çalışarak şişer. Bu durum, burundaki iki deliğin de tıkanmasına yol açar. Burundan yeterince hava alınamadığı için ağızdan nefes alınmaya başlanır ve bu da üst solunum yolunda kuruluğa yol açar. Gece uyku sırasında bu durum daha belirgin hale gelir ve sabahları ağız kuruluğu ve tat bozukluğu ortaya çıkar.

Burun eti şişmesinin teşhisi oldukça kolaydır. Hastanın şikayetleri dikkate alınarak yaşadığı ortam, sigara kullanımı ve alerji durumu göz önünde bulundurulur. Alerji testi ve endoskopik burun muayenesi ile kesin teşhis konulur.

İlaç tedavisi ile verilen ilaçlar ve kortizonlu burun spreyleri uzun süre kullanılmalıdır. Ancak ilaç tedavileri genellikle yeterli yanıt vermez.

Çevresel faktörleri azaltmak önemlidir. Sigara kullanımı bırakılmalı ve alerjik bireyler, alerjilerini tetikleyen faktörlerden uzak durmalıdır. Tozlu ortamlardan ve toz üreten eşyalardan kaçınılmalıdır. Yünlü kıyafetler yerine pamuklu ve alerjik olmayan kıyafetler tercih edilmelidir. Eğer ilaç tedavisi yetersiz kalırsa ve tıkanıklık devam ederse ameliyat düşünülür. Burun etleri, vücut için gerekli organlardır. Ancak anormal şekilde burun eti şişmesi varsa, ameliyatla burun etleri küçültülür. Eski ameliyat yöntemlerinde burun etleri tamamen çıkarılırdı, bu da burunda kuruluk, kabuklanma ve nefes alırken hava hissedememe gibi sorunlara yol açardı. Günümüzde ise lazer ve radyofrekans yöntemleri kullanılarak burun etleri küçültülmektedir. Bu yöntemle yapılan ameliyatlar genellikle iki veya üç seans sürer ve cerrahi şekline göre riskleri değişir.

Ameliyattan sonra dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Şiddetli sümkürmekten kaçınılmalıdır, çünkü bu kanamaya neden olabilir. Burun eti şişmesi ameliyatından sonra kuruma ve kabuklanma meydana gelebilir. Bu nedenle nemlendirici spreyler ve deniz suyu spreyleri kullanmak faydalı olabilir.