Vücut şişmesi, vücut dokuları arasında aşırı miktarda sıvı birikmesi sonucu meydana gelen bir durumdur. Normalde, vücudumuzda alınan sıvı miktarı ile vücuttan atılan sıvı miktarı arasında bir denge bulunur. İnsan dolaşım sistemi, kalpten aldığı sıvıyı kan damarları yoluyla dokulara taşır. Bu sıvı, dokuların ihtiyaç duyduğu oksijen ve besin maddelerini içerir. Dokulara ulaştığında, besin maddeleri kullanıldıktan sonra sıvı tekrar kan damarları aracılığıyla kalbe geri döner. Ancak, hareketsizlik, ilaç kullanımı ve iklimsel faktörler gibi çeşitli durumlar bu sıvı dengesini bozabilir ve vücutta şişmelere (sıvı tutulumu) yol açabilir.

Hareketsizlik: Normalde bacak kasları yürürken ya da koşarken kan damarlarının sıkışmasını sağlayarak kanın akışını hızlandırır. Ancak, kaslar hareketsiz kaldığında kan venlerde toplanır ve sıvının dokulardan kan damarlarına aktarımı zorlaşır, bu da sıvının dokularda birikmesine ve şişlik oluşmasına neden olur. Özellikle otobüs ya da uçak yolculuğu gibi uzun süre hareketsiz kalınan durumlarda ayak bileği ve ayaklarda sıvı tutulumu gözlenir.

Sıcaklık: Aşırı sıcaklık kan damarlarının genişlemesine neden olur ve sıvının dokulara geçişini kolaylaştırarak ödeme yol açar. Yüksek nem bu durumu daha da kötüleştirir.

Rüzgar: Özellikle lodos gibi rüzgarlar, ruhsal ve bedensel açıdan insan sağlığını olumsuz etkileyebilir. Uykusuzluk ya da aşırı uyku hali, baş ve mide ağrısı, yorgunluk, iştahsızlık gibi çeşitli problemlere neden olabilir ve vücutta su birikmesine yol açarak şişkinliğe neden olabilir.

İlaç Kullanımı: Bazı ilaçlar (örneğin steroidler, hormon replasman tedavisi ilaçları, bazı tansiyon ilaçları) kan damarlarından ayrılan sıvının hızını etkileyerek şişliğe neden olabilir.

Tuzlu Gıdaların Tüketimi: Vücut dokularının belli bir miktarda tuza ihtiyacı vardır, ancak fazla tuz tüketildiğinde vücut bu tuzu su tutarak seyreltmeye çalışır ve bu da şişliğe yol açar.

Menstrüasyon ve Hamilelik: Hormon seviyelerindeki değişiklikler vücuda giren ve atılan sıvı miktarını etkileyerek sıvı tutulumuna neden olabilir.

Çeşitli Hastalıklar: Tiroid, böbrek hastalığı, kalp hastalığı, lenfödem ve karaciğer hastalığı gibi durumlar, kan pıhtılaşması, inflamasyon ve enfeksiyon gibi durumlar vücudun sıvı dengesini bozarak şişliğe yol açabilir.

Göz kapakları, eller ve ayaklarda şişme, bacaklarda aşırı terleme, ağırlık artışı, yüksek kan basıncı ve nabız şişlik halinde görülen belirtiler arasındadır. Şişliğin altında ciddi bir sağlık problemi yatıyor olabilir, bu nedenle dikkatli bir gözlem yapmalı ve gerektiğinde doktora başvurulmalıdır.

Gün boyunca yeterli miktarda su tüketilmelidir. Sodyum alımını azaltmak önemlidir çünkü yüksek sodyum sıvının vücutta tutulma oranını artırır. Tüketilen besinlere dikkat edilmelidir. Kabuklu armut, maydanoz, salatalık, üzüm, elma, kabak, portakal, tam tahıl ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler, karanfil ve tarçınla yapılmış çay, kiraz sapı, mısır püskülü ve avokado yaprağından hazırlanan karışımlar vücutta şişliği azaltmaya yardımcı olabilir. Ancak salamura ve turşu gibi tuzlu yiyecekler, alkol, kafein, kola, çikolata, şeker, soya sosu gibi besinler, çok fazla protein ve süt ürünleri tüketimi, meyan kökü içeren besinler vücutta şişliği artırabilir.

Sağlıklı kilo aralığında kalmak önemlidir. Fazla kilo, damarlar üzerinde yüksek basınç oluşturarak dolaşımı yavaşlatabilir ve vücuttaki sıvı dengesini bozabilir. Düzenli egzersiz yapmak, dolaşım sistemi üzerinde uyarıcı etkiye sahiptir ve sıvı dengesini düzenlemeye yardımcıdır. Masaj yaptırmak da vücuttaki şişliğin hafiflemesine yardımcı olabilir.